18 Haziran 2017 Pazar

25. Gün



Evde televizyonsuz 25. günümüz




Kimseyle iddaya (iddiaya😨) falan girmedik. Televizyonumuz bozulmadı vesaire vesaire... Ha işin aslı zaten günde bir iki saatten fazla yayın yüzü göremezdi bizim ekran. Akşam haberlerinde bi açılır, evdekilerden birinin izlediği dizi, yarışma ya da neyse işte bir program varsa o seyredilmek istenir(se de) kanepede uyuya kalınmak suretiyle seyredilemez ve tarafımdan kapatılırdı. 

Kedilerimizden Işık, görmeyen gözlerine rağmen o incecik ekranın üzerine ustalıkla çıkıp uzanmaya başladığında bizim televizyonun suyu ısınmaya başlamıştı. Koskoca alet, üstelik çalışır vaziyetteyken kedi yatağı olmak için fazla pahalıydı. Eski televizyondan yaptığımız yatağı neyine yetmiyordu. Yarın bi gün lazım olurdu, tekrar seyredesimiz tutardı belli mi olurdu... Değişmeyentekşeydeğişiminkendisiydiilmiydiydi? (o neyyydi gızz) İş bu sebep d'sini sımart'ını vcd pileyırınımileyırını tek tek, yavaş yavaş, hiç birini incitmeden çıkarttım. Televizyoncuğumuz, sehpasıyla birlikte kurulduğu baş köşeden, salon kapısının arkasındaki gizli köşeye tayini çıktığını duyunca tek kelime etmedi. Nası etsin fişi bile takılı diildi. 

İşte o günden beri 25 kere sabah, 26 kere akşam oldu. Ne acı ki tv'ciğimizin yokluğunu bir kere bile hissetmedik. Cidden çok acı. Düşünsenize aynı çatı altında yaşadığımız birileri tarafından 25 gün boyunca yokluğumuzun hissedilmemesi. Ayyyyy. Bu, işin onun tarafından acı olan yönü. Bizim tarafımızdan nasıl daha acı olduğu (cümleyi toparlayamadım)

Yirmi beş akşamdır lap top'tan iki film, akıllı'dan Fi ve Görünen Adam'ın ikişer bölümünü izledik. 

Yani toplam beş buçuk saat izleyici,
çok çok çok fazlası müzik dinleyici,
çok az şarkı söyleyici,
önemli haberleri netten takip edici,
adam akıllı kitap, fena sayılmayacak kadar dergi okuyucu,
çok güzel sohbet edici,
baya güzel sohbet dinleyici,
gün batarken manzara seyredici,
oğluna "hadi gitarını kap gel" diyici,
kendi iftar vaktini kendi bilici,
albümlere bakıcı, 
pazıla (puzzle) bile niyet edici
"go mu oynasak" diyici, tavla atıcı,
radyo tiyatrosu bi de arkası yarın dinleyici,
milletin dizilerini telefonla sabote edici,
en çok da yazı yazıcı oldum.

Bi de "siz de denesenize" diyici 😍

Sevgiyle...























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder