Sabah yürüyüşten dönerken içi eklerle dolu bir hafta sonu Hürriyeti aldım ama Şemdinli'den gelen haber gazeteyi okumama mani oldu. Televizyonun karşısında oturdum kaldım.
...
Akşam üzeri tekrar elime aldım Hürriyet'i.
YAKAN İKİ FOTOĞRAF diye manşet atmışlar.
Adam, "Allah De Ötesini Bırak" isimli bir kitap yazmış 1.7 milyon telif almış.
İyi di mi :))
Habere göre eşiyle birbirlerine karşılıklı boşanma davaları falan açmışlar. Bizi ne ilgilendirirse... Sevgili mevzuu falan var. Nafaka... Sevgiliyle plaja ve umreye gidilirken çekilmiş fotolar... Doğru ya da yanlış bilemem. Gazete olanlar bunlar.
Yunus Emre nasıl diyordu? "Sermayesi din olanın rehberi şeytan olur"
...
Zaten can sıkkın. Sizin din tacirliğinden yaptığınız serveti okuyamam dedim, geçtim haberi.
Bir fotoğrafa takıldı gözüm.
Mutlu görünüyorlar. Olsunlar da zaten.
Soldaki çantanın fiyatı çarptı gözüme. 7000 TL
Sonra sağdaki 5000 TL
O sırada Deniz arkadaşlarıyla yarın açıklanmasını bekledikleri atamalar hakkında yazışıyordu.
Ayda 2000-2500 lira arası bir maaşla çalışmak isteyen binlerce gence tercih yapma hakkı tanınmıştı.
Seç bu illerden birini 4 sene sözleşmeli olarak mecburi hizmet yap. Sonra seni kadroya alırız denmişti.
Evlerinden, yakınlarından, kendi hayatlarından kilometrelerce uzakta 4 sene!
Fakat bu saftorik gençler (atanabilirlerse) ilk maaşları hesaplarına yattığında ne 7000 liraya Celine çanta ne de 5000 liraya bir Givenchy alamayacaklar... Haberleri yok :)))
Olsun.
Bizimkiler de belki Gür'ün arkadaşının Batman'da öğretmenlik yapan kızı gibi mesaileri dışında çocuklara kadınlara vakit ayırırlar. Paranın, sosyal paylaşımın stajını yaparlar.
İroni değil, cidden teşekkür ediyorum bu sisteme.
Çocuklarımıza az bir para karşılığı İNSAN olma fırsatı verdiği için.
Yoksa kim ister evladının "üç aylık öğretmen maaşını" "bir öğretmenin üç aylık emeğini" çanta diye koluna takıp dolaşmasını?
Sevgiyle...
