16 Temmuz 2018 Pazartesi

İyi insanlarım var




İyi anne babadan dünyaya geldim.

İyi kardeşlerim oldu.

İyi yeğenlerim, iyi kuzenlerim...

İyi okul arkadaşlarım oldu.

İyi bir eşim, iyi çocuklarım,

İyi  komşularım ve

Dostlarım oldu. 

*

Bazı özel anlarda onları gözlemlemek çok zevkli oluyor... Örneğin şu an Sema'cım saatlerdir karşımda, bir türlü istediği gibi yapamadığı kanaviçe ile boğuşuyor. Oysa bu el işi kitini, yoğun iş hayatının kısa tatillerinden birinde kendisine terapi olsun diye almış. Sanırım kanaviçe sonrası psikolojik desteğe ihtiyacı olacak. :)) Rüzgar da kanaviçe ile iş birliği içinde. Sema'yı birlikte çıldırtacaklar anlaşılan. Saç baş karıştı bizde. 




Ne masum yaaa :)))


Aynı masada oturuyoruz. O beni "tell your tale" dosyasına yazıyorum zannediyor. Rüzgar niyeti bozdu... Canım benim. Beceriksiz sarışınım... Ayağa kalktı. Elbisesi uçuşuyor. Elinde renkli iplerin sarılı olduğu karton, gözünde gözlükleri, yüzünde 'imdat can kurtaran yok mu?' ifadesi...

"Zeynep burada kaç tane pembe var yaaa? Bi yardım etsen ölür müsün?"

Benim kanaviçemin şemasını almış, kendi iplerini onunla eşleştirmeye çalışıyor. Farkında değil. Haliyle şemadaki renklerle, elindeki ipler bir türlü örtüşmüyor. Sinirden çatladı çatlayacak. Bildiğim halde söylemememin sebebi yüz ifadesini doya doya seyretme isteğim.

İşte sabrı taştı. Elindekileri çarpmasa da hemen hemen aynı sertlikte bırakıp içeri girdi.

"Zeynep ben bayıldım ve acıktım."

"Geliyorum."

"Gerek yok, ben hazırlarım. Bu saatte ne yesek acaba?"

Yazdırmaz artık. Kalkıp birlikte buzdolabına dalalım bakalım neler var? Buzdolabım bile iyi. Otuz senelik. 

İyi günlerden biri. 💜😊 Şükür.














Hiç yorum yok:

Yorum Gönder